Sarıkamış Harekâtı: Karla Örtülen Fedakârlık, Donarak Yazılan Tarih

Sarıkamış Harekâtı, Türk tarihinin en acı sayfalarından biridir.

Bu harekât, yalnızca bir askerî başarısızlık değil! Yokluklar içinde kurulmuş memleketin, bir milletin iradesinin, vatan sevgisinin ve çaresizliğin aynı potada olduğu üzücü bir kahramanlığıdır. 

1914 yılının son günlerinde, Osmanlı Devleti Birinci Dünya Savaşı’nın en sert cephelerinden birine adım attı. Doğu Anadolu’nun sarp dağları, yalnızca düşmanla değil; açlıkla, soğukla ve imkânsızlıklarla da savaşılacak bir cehenneme dönüştü.

Harekâtın amacı, Rus ordusunu Sarıkamış’ta kuşatarak Doğu Anadolu’daki baskıyı kırmaktı. Bu plan, dönemin Harbiye Nazırı Enver Paşa tarafından hazırlanmıştı.

Kâğıt üzerinde parlak görünen bu plan, sahadaki gerçeklerle örtüşmüyordu. Çünkü haritalarda olmayan bir düşman vardı:

“KARA KIŞ”

Aralık 1914’te cephedeki sıcaklık, 

eksi 30 derecenin altına kadar düştü.
Askerlerin çoğunun ayağında doğru dürüst bir postal bile yoktu. Üzerlerindeki ince kaputlar, tipiye ve ayaza karşı neredeyse tamamen korumasızdı. Birçoğu yazlık üniforma ile yola çıkmıştı. Ordunun ikmal hatları yetersizdi. Yemek yoktu, içecek sıcak çorba yoktu, yakacak yoktu. Sığınacak bir yer bile yoktu…

Kahraman Askerlerimiz, karı eritip içiyor, bir parça ekmeği günlerce bölüşüyordu.
Açlık, sessizce öldüren bir hastalık gibi her adımda yanlarındaydı.

Yürüyüş esnasında binlerce asker, daha düşmanı görmeden donarak hayatını kaybetmişti…
Gece uyumamak için birbirlerine sarılan askerler, sabah olduğunda arkadaşlarını buz kesmiş halde buluyordu. Bazıları ayak parmaklarını, bazıları ellerini kaybetti.
Bazıları ise sessizce, kimse fark etmeden karların arasına uzanıp kaldı.

Resmî askerî kayıtlara göre Sarıkamış’ta yaklaşık 60 ila 90 bin asker şehit oldu. Bu rakamların büyük bölümü, Büyük çatışmada değil; soğuk, açlık ve hastalıklarnedeniyle verildi.
Bu, tarihte eşine az rastlanır bir olay olmakla bilinmektedir. 

Kahraman mehmetçiklerimizin çoğu daha bıyığı terlememiş gençlerdi.
Anadolu’nun köylerinden kopup gelmişlerdi. Kimi annesinin son bakışını, kimi nişanlısının mendilini cebinde taşıyordu.
Hepsi “vatan” diyerek bu şehadet yoluna çıkmışlardı. 

🇹🇷Şehit olan bir mehmetçiğin günlüğünde şu satırlar yer alır: “Gece soğuk iliklerimize işliyor. Arkadaşım Hasan sabaha çıkamadı. Üzerini karla örttük. Dua edecek hâlimiz bile kalmadı.” 

Bu satırlar, savaşın rakamlarla anlatılamayacağını haykırır.

Sarıkamış’ta şehit olan askerlerin çoğunun mezarı bile yoktur. Onlar, Allahuekber Dağları’nın karlarına emanet edildi. Bugün o dağlar sessizdir; ama her kar tanesi bir hikâye fısıldar.

Bu harekât, askerî açıdan büyük bir hata olarak değerlendirilmiştir.
Ancak orada savaşan askerlerin 
hiçbiri hataya dahil değildi. Onlar emre itaat etti, vazifeye sadakat gösterdi. Ölüme yürüdüklerini bilmeden yürüdüler… 

Sarıkamış, Türk askerinin cesaretini değil; karar kolu’nun hazırlıksızlığını anlatır. Ama aynı zamanda Türk askerinin, imkânsızlıklar içindeki cesaretini ve vatan aşkını da gösterir.

Silahsız, aç ve donmak üzere olduğu halde bile vatanını terk etmeyen geri dönmemek üzere giden  bir ordunun hikâyesidir bu.

Bugün Sarıkamış denildiğinde akla yalnızca bir ihmal asla gelmemelidir.

Orada, karanlık gecelerde birbirine son ekmeğini veren mehmetler vardır.
Orada, donmamak için nöbet sırasında yürürken uyuyakalan gençler vardır.
Orada, geri dönmeyi hiç düşünmeden yürüyen bir milletin evlatları vardır.

Sarıkamış, bize savaşın ne kadar acımasız olduğunu hatırlatır.
Ve sulh’un ne kadar kıymetli olduğunu…
O karlar altında kalan her asker, bu vatanın tapusudur.

Bugün özgürce nefes alabiliyorsak,
Bunda Sarıkamış’ta donarak şehit olan kahraman evlatlarımızın ve tüm şehitlerimizin payı vardır. Türk’ün bayrağı rengini kandan aldığı sürece, bu memleket daima payidar kalacaktır. 


Ey Türk senin için can veren Ulu Şehitlerini asla unutma🇹🇷

Yazar: Atatürkçü Medya🇹🇷

          Görsel: Perpa/Sarıkamış harekatı


Yorumlar

  1. Fedakarlıklarını asla unutmayacağız ve bize bıraktıkları bu cennet-ü ala vatanı savunmaktan geri durmayacağız

    YanıtlaSil
  2. İnternette denk geldiğim bu yazınızı Çok duygulanarak okudum Emeği geçen kim varsa teşekkür ederim. Aziz şehitlerimizin ruhları sad olsun🤲🥺

    YanıtlaSil
  3. Biz ne yaparsak yapalım asla onların hakkını ödeyemeyeceğiz bu canımı çok sıkıyor umarım birgün aydınlığa çıkarız sevgilerimle

    YanıtlaSil
  4. Ah canlarım mekanınız cennet olsun haklarınızı helal edin evlat dediğin bu aslanlardır işte

    YanıtlaSil
  5. Elinize sağlık inşallah mükemmel bir Yazı yazmışsınız, Sizi uzun zamandır takip ediyorum ve çok beğeniyorum yolunuz açık olsun

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

En çok okunanlar

Cumhuriyet’in Kuruluşu ve ATATÜRK mucizesi

"Paşam… Sizin gençliğiniz çok yakışıklıymış derlerdi. Şimdi pek öyle görünmüyorsunuz…"

Dünyaya hükmedenler Mustafa Kemal Atatürk Ve Fatih Sultan Mehmet